7 Aralık 2015 Pazartesi

ODUN...

evet
odun
görünen öyle
ya da görülen
ya da görülmek istenen
nereden bakıldığına göre değişen...

ya görünmeyen...

ya görülemeyen...

dış görünüşü odun ama içi
içi ağaç 
oduna ağaç da diyebiliriz
ya da ağaçtan olma ama
dışarıdan sadece odun...

öncesi...

çuval odun ile doldurulur bazen, dolar
odun çuval ile taşınır bazen, taşınır
çuval odunun taşınmasına yarar
odun doldurduğu çuvalı dik tutar
fark-edebilene...

odun ile dolu dik durabilen dolu çuval olmak

odunsuz dik duramayan boş çuval olmaktan iyidir
anlaya-bilene...

anlamak gerek odunda ne olduğunu

sağlam veya az çürüğü olan bir odun ise 
durulur 
hakkında konuşulur
ama
iki özellik var ki onda bulunan
odunda
o da şudur...

odunun içinde kağıt vardır

yazılır...
demem o ki odundan kağıt yapılır 
içinde kağıt saklıdır...
yazıların
duyguların
anıların
notaların
bestelerin
diğer pek çok bilginin ve değerin kaleme alındığı 
istenenin arşivlenip tutulduğu
istenmeyenin buruşturulup atıldığı
kağıt...

görebilene...

bulabilene...
yaza-bilene...

odunun içinde ateş vardır

ısıtır...
demem o ki odundan ateş yakılır
içinde ısı saklıdır...
yanında
kenarında
yakıldığı pek çok yerde sıcaklığıyla yaşanan
yanaşanın ısındığı
dokunanın yandığı
ateş...

görebilene

ısına-bilene
yaka-bilene...

odunu yont-san kim bilir altından daha neler çıkar

yonta-bilene...

sonunda o da yanıp kül olan...
odun deyip geçme...


Tuncay D. Kalemoğlu
06.Aralık.2015
ANTALYA